3 yıl önce
Elif Yavaş yeni single çalışması “Sen Yokken”i yayınladı ve bir hafta gibi kısa bir sürede 1 milyon izlendi. Kendisiyle yapılan özel röportaj şu şekilde…
Müziğe dair yeteneğinizi ne zaman fark ettiniz?
Müziğe olan ilgim çok küçük yaşlarda başladı. Henüz okul öncesi yaşlarında ablamın müzik kitaplarıyla gezer, sürekli şarkı söylerdim. Tam olarak müziğe yönelmem ise ortaokul yıllarında müzik öğretmenimin de yeteneğimin farkına varmasıyla başladı. Piyano ve solfej dersi almaya başladım. Sonrasında özel yetenek sınavında başarılı olup, müzik lisesini kazandım. Profesyonel serüven böylelikle başlamış oldu.
Peki, söz yazarlığı ve bestecilik yönünüzü nasıl geliştirdiniz? Nelerden ilham alırsınız?
bahisLisedeyken şiir yazardım. Duygularımı kaleme almak kendimi keşfetmek gibiydi. Bazen dile dökemediklerinizi kâğıda aktarmak çok daha kolay geliyor. Bir nevi iç sesimin konuşmalarıydı kağıtlara dökülenler. Sonra bu sözlere melodiler eklendi ve besteler yapmaya başladım. En büyük ilham kaynağım kesinlikle sevgi diyebilirim. Yaşamayı, insanları çok seviyorum. Böyle olunca da en ufak bir yaprak kıpırtısı bile ilham verebiliyor.
Sen Yokken bestesi nasıl ortaya çıktı bir hikayesi var mı?
Elbette bir hikayesi var. Yaşanmışlıklar ister istemez eserlerime yansıyor. ”Sen Yokken” de birikmiş çeşitli öykülerden meydana gelen bir beste. Fakat bizzat kendi yaşadıklarımdan esinlenmeden ürettiğim bestelerde olabiliyor. Beste yaparken her kimliğe bürünebiliyorum, farklı şehirde ya da ülkede olabiliyor, bir başkası gibi hissedebiliyorum. Bu da gözlemlediğim hayatların derinliklerine inerek yeni bestelere ilham veriyor aslında…
Hem bir eğitimci hem de bir annesiniz, üstelik bir de sevilen eserler meydana getiren bir
sanatçı… Hayatınızı nasıl programlıyorsunuz? Bu yoğunlukla nasıl baş ediyorsunuz?
Günlük tempom gerçekten çok yüksek. Bu kadar yoğun bir hayatınız varsa ister istemez programlı olmak durumunda kalıyorsunuz. Fakat ben hayatımı mutlu olmak ve mutlu etmek üzerine kuruyorum. Aşırı kuralcı değilimdir. Hayatı akışında yaşamak da lazım. Anı yaşamak deriz ya… Bu benim için çok önemli. Her anımdan, her günümden keyif almaya çalışıyorum. Ailemin ve sevdiklerimin de böyle yaşamasını istiyorum. Ufak şeylerden mutlu olabilmek sizi hayata dair güçlü kılıyor bence. Şimdi detaylı düşününce, aslında bugüne dek hep sevdiğim şeyleri yapmaya çalıştım diyebilirim. Severek yaptığınızda zorluklar kolaylaşıyor. Annelik sorumluluklarımı da, müzik eğitimciliği mesleğimi de severek yapıyorum. Yakınlarım yalnızca mesleki anlamda hayaller kurarken, genç yaşta anne olmak ve kalabalık bir aileye sahip olmak benim hayallerimin başında geliyordu. Şuan müzik üretmekte dahil tüm hayatıma keyifle vakit ayırabiliyorum.
Okullu bir sanatçı olarak türk müzik endüstrisinin bugün ki durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Gelişen teknolojiye bağlı dünya müzik endüstrisi de yön değiştiriyor. Türkiye’de de aynı şeklide teknolojinin etkilerini görüyoruz. Artık müzik endüstrisi dijital platformlar üzerinden yürüyor. ”Sanat için Sanat”, ”Toplum için Sanat” kavramları daima tartışılır. Aslında bir sanatçı, kendini ifade edebilmek ve toplum adına başkalarının sesi olabilmek için eser üretmeliyken, günümüzde toplumun ihtiyaçlarını, beklentilerini karşılamaya yönelik çalışmaların sayısı daha fazlalaştı. Beğenilmeme kaygısı var. Bu çok derin bir konu. Konuşulacak çok şey var. Şunu da söylemek istiyorum. Ülkemizde çok değerli müzisyenlerimiz var. Kıymetli işler yapılıyor. Ben yeni nesilden de çok umutluyum. Müzik adına daha güzel şeylerin yapılacağına inanıyorum.
Sen Yokken isimli şarkınız kısa sürede 1 milyon hit elde etti, bu başarıyı bekliyor muydunuz?
Açıkcası, beklediğimiz bir başarıydı 1 milyon tirajına ulaşmak. Kısa bir zamanda bu rakamlara ulaşmış olmak da bizi ayrıca mutlu eden bir sonuç oldu. Yapım yönetmenimiz üstat Furkan Eroğlu bu yapımın oluşum sürecinde kitleye ulaşma planlamalarını hassasiyetle gerçekleştirdi. Ve müzik yönetmenim çok kıymetli sanat insanı Hamza Altıntaş’ın sihirli müzikal yetenekleriyle tam bir ekip çalışması gerçekleştirdik. İşinin ustalarıyla beraber hareket ettiğiniz zaman ayaklarınız daha sağlam yere basıyor. Gerçek üstü hayallere vakit ayırmıyorsunuz ve gerçek başarıları yaşıyorsunuz.
Son olarak, sizi sevenlere söylemek istedikleriniz nelerdir?
Bu süreçte ailemden, arkadaş çevremden ve dinleyicilerimden çok güzel yorumlar aldım. Destekleri için yürekten teşekkür ediyorum. İlerleyen zamanlarda farklı çalışmalarımız olacak. Bunun da müjdesini vermiş olayım. Eser üretmekten yeni hikayelere yelken açmaktan geri adım atamayacağım. Çünkü bu benim özgürlük alanım, duygularımın dışa vurumu…