8 yıl önce
Obezite tedavisi aslında iki farklı yöntem ile kontrol altına alınmaya çalışmaktadır. Bu durumu belirleyen ise kişinin vücut kitle endeksi oluyor olacak. obeziteyi, obezite sınırına yaklaşanlar ve geçenler olarak iki ayrı kulvarda tanımlayabiliriz. Elbette cerrahi yöntemler çok daha büyük başarıyı kısa zamanda elde ettiriyor olsa da, uzmanlar yine de diyet ve egzersiz ile zayıflamayı da ilk olarak önermeye devam ediyorlar.
Eğer sizlerde vücut kitle endeksiniz hesaplandığında yüzde 35 oranından daha az bir oran ile karşılaşıyorsanız obez değil ama olmaya çok yakın adaylardan biri olarak kabul edilirsiniz. Dikkat etmediğiniz taktirde tıp dilinde obez sayılmaz üzere yol almaya başlarsınız. Bu endeks aralığında olanlar için ilk olarak hem diyet hem de bunun yanı sıra kontrollü egzersiz ile zayıflama çalışmaları yapılır. Hastanın kararlı oluşu ve doktorunu dinlemesi ile çoğu zaman kişi normal kilo sınırına ya da biraz üstüne çıkarak başarıya ulaşabilir ama bu süreç oldukça zor ve yıpratıcı bir dönem olarak tanımlanır. Ne yazık ki kişinin boğazına engel olması onu hem çok zorlayan hem de her anlamda zorlanmasını sağlayan bir etken olacaktır.
Vücut kitle endeksiniz yüzde 35 oranının üstünde ise artık birçok uzman sizlere diyet ve egzersiz önermek yerine obezite cerrahisini öneriyor olacaktır. Özellikle geçmiş hayatınızda oldukça başarısız diyet örnekleriniz var ise bu durum çoğu zaman kaçınılmaz olacaktır. Dolayısı ile obezite cerrahisi uygulamasında da uygun görünen adaylar, gerekli birçok tahlil yapıldıktan sonra artık ameliyat günlerini alarak yeni bir hayata başlangıç yapmaya başlarlar.
Obezite cerrahisinin zorluğu
Obezite cerrahisinin zorluğunu zaten söylememize gerek yok. Diyet yapmak ne kadar zor ise bu cerrahi uygulamaya da evet demek o denli zor olacaktır. Özellikle ilk dönemlerde sancılı süreçler ve sınırlı gıda tüketimleri kişileri zorluyor olsa da, baları geldikçe ve kilolar gittikçe kişi mutluluğun kapısını çok kısa sürede aralamaya başlıyor olacaktır.