8 yıl önce
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmada, Erdal Zorba’ nın Türkiye Herkes İçin Spor Federasyonu’ ndan antrenörlük belgesi alan kişiler ve bir teknik kurul üyesi aracılığıyla; basım, çoğaltım, dağıtım hakları Federasyona ait olan ve ücretsiz olarak dağıtılması gereken kitapların ücretli olarak satılmasını sağladığı, satıştan elde edilen geliri Federasyona gelir kaydetmek yerine zimmetine geçirdiği iddia ediliyor.
Çok sayıda mağdur tarafından Savcılığa sunulan şikayet dilekçesinde, Erdal Zorba’ nın, yasal düzenleme ile Türkiye Herkes İçin Spor Federasyonu’ na verilen; spor tesislerinin standartlarını belirlemek, tesislerin denetim ve tescil işlemlerini yürütmek, sporculara antrenörlük belgesi ve lisans vermek gibi görev ve yetkileri kötüye kullandığı belirtiliyor.
Vdcasino
Ayrıca mağdurların, kendilerine, antrenörlük sınavlarına katılabilmek için suça konu kitabın satın almalarının zorunlu olduğu, antrenörlük sınavlarının bu kitaptan yapılacağı, antrenörlük yapabilmek ve spor merkezi açabilmek için istenileni yerine getirmeye zorunlu oldukları, Türkiye' de spor merkezlerinin yetki alması ve antrenörlük belgesi verilmesi konusunda tek yetkilinin Federasyon ve başkanı Erdal Zorba olduğu bildirildiğinden, kitabı mecburen satın aldıklarını ifade ettikleri öğrenildi.
Şikayet dilekçelerinde ifade edildiğine göre mağdurlara, kitabın satışından elde edilecek paranın Federasyon’ a gelir olarak kaydedileceği belirtilmiş; ancak sonradan söz konusu kitabın Federasyon tarafından ücretsiz olarak dağıtıldığını ve parayla satılamayacağını öğrenen mağdurların, ödedikleri paraların iade edilmesini istemeleri üzerine kendilerine satıştan elde edilen paranın Erdal Zorba’ ya verildiği ve iade edilemeyeceği söylenmiş.
Şikayet dilekçesinde ayrıca kitabın yüzlerce kişiye satıldığı, toplanan paranın Erdal Zorba’ ya teslim edildiği, ancak Federasyon’ a gelir olarak kaydedilmeyip Erdal Zorba’ nın uhdesinde kaldığı iddia ediliyor.
“Kamu Görevlisi” statüsünde bulunan Erdal Zorba’ nın görevi nedeniyle elinde bulunan yetkiyi şahsi çıkarı için kullanarak ve başkalarının da haksız menfaat temin etmelerini sağlayarak “Görevi Kötüye Kullanma” suçunu; Federasyon’ a gelir kaydedilmek üzere kendisine teslim edilen parayı Federasyon’ a gelir kaydetmeyip kendi uhdesinde tutarak “Zimmet” suçunu işlediği iddia ediliyor.
Savcılık tarafından, Erdal Zorba’ nın Federasyon’ u araç olarak kullanmak suretiyle mağdurlar üzerinde baskı oluşturduğu, hileli davranışlar yoluyla aldanmalarına ve zarara uğramalarına sebebiyet verdiği kanaatine varılırsa soruşturma aynı zamanda “Nitelikli Dolandırıcılık” suçu yönünden de yürütülecek.
Türkiye Herkes İçin Spor Federasyonu’ nda Skandallar Bitmek Bilmiyor
Son yıllarda Türkiye Herkes İçin Spor Fedearsyonu’ nda ardı ardına yaşanan skandal olaylar Adli Makamlara ve basına yansıyor.
Geçtiğimiz günlerde Federasyon bir taciz skandalı ile de gündeme gelmişti. Federasyon tarafından düzenlenen antrenörlük kursuna Erdal Zorba’ nın özel izin ve onayına istinaden katılan antrenör Boran Alataş hakkında, kız öğrencilerden birine cinsel saldırıda bulunduğu, ayrıca tehdit ve hakaret ettiği gerekçesiyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından “Cinsel Saldırı, Tehdit ve Hakaret” suçlarından dava açılmıştı.
Bu davaya ilişkin olarak Erdal Zorba’ nın Federasyon çatısı altında gerçekleşen taciz olayını örtbas etmeye, bireysel bir mesele olarak göstermeye ve geçiştirmeye çalıştığı iddia edilmişti. Davanın soruşturma aşamasında ifadesine başvurulan tanıkların bir kısmı ile mağdur, Erdal Zorba’ nın ve yardımcısı Süleyman Gönülateş’ in olayı örtbas etmeye çalıştıklarını, ayrıca Boran Alataş ile yakın ilişkilerinin de bulunması sebebiyle görevleri gereği soruşturma açılmasını sağlamak yerine suçluyu kayırdıklarını belirtmişlerdi.
Spor Federasyonu Değil Sanki Suç Yuvası
Yine yakın geçmişte Federasyonun bir Teknik Kurul üyesi hakkında da dolandırcılık ve kaçakçılık suçlarından ayrı ayrı davaların açıldığı basına yansımıştı.
Bunun yanında “Yabancı Dil Sınavında Skandal” başlığıyla basına yansıyan, Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi tarafından Türkiye genelinde yapılan Üniversitelerarası Kurul Dil Sınavlarında yaşanan olayla ilgili olarak 2009 yılında açılan ve Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen dava sonunda Erdal Zorba hakkında “Kanunun Suç Saydığı Fiilleri işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak” suçundan mahkumiyetine ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karar verilmişti.
Kararda bahsi geçen kanunun suç saydığı fiiller “Zincieleme olarak Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Zararına Dolandırcılık, Zincirleme Olarak Resmi Belgede Sahtecilik, Suç İşlemek Amacıyla Kurulan Örgüte Üye Olmak” …
Ayrıca kararda, Erdal Zorba’ nın suç işlemek amacıyla kurulan örgüte aracılık ederek örgütle bağlantıyı sağladığına ve haksız ekonomik çıkar sağlamak amacıyla örgütsel bir yapı içerisinde hareket ettiğine yer verildiği; aynı davada iddia makamı tarafından Erdal Zorba hakkında “Resmi Belgede Sahtecilik ve Dolandırıcılık suçlarından soruşturma yapılmak üzere Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmasına karar verilmesinin” talep edildiği bilgisine ulaşıldı.
24 Yıl Hapis Cezası
Görevi Kötüye Kullanma, Kamu Görevlisinin Suçu Bildirmemesi, Zimmet ve Nitelikli Dolandırıcılık suçlarını işlediğinin iddia edildiği soruşturma sonucunda suçlu bulunması halinde Başkan Erdal Zorba’ nın 24 yıla kadar hapis cezası alması söz konusu olacak; mahkumiyetine karar verilmesi halinde açıklanması geri bırakılan hüküm de açıklanacağından önceki mahkumiyetine dair karar da infaz edilecek.